DEĞİŞİM

Allah’ın lütfu ve ikramı; biriktirdiğimiz, kıyamete kadar biriktireceğimiz ve biriktirebileceğimiz her şeyin toplamından daha değerlidir.

İnsan yaşadığı için ölür ve öleceği için yaşar. Bu iki sabit mutlak, Yüce Allah tarafından “yaratılmışlardır.” Bunu tüm insanlığa hediye ettiği “müjdeci, uyarıcı” (Fetih 48/8) ve “her şeyi açıklayıcı” (Kasas 28/2) Kitabında bildirmektedir: “Ölümü ve hayatı yaratan O’dur…” (Mülk 67/2)

Aynı ayetin devamında Allah, bu yaratma işinin sebebini açıklama lûtfunda bulunmuştur:

“Bunlar; hanginiz daha güzel iş yapacak diye sizi yıpratıcı bir imtihandan geçirmek içindir. O güçlüdür, bağışlayıcıdır.”

Minik bir beden halinde anne karnından imtihan salonuna sevk olan insanın, doğduğu anda hiçbir birikimi yoktur:

“Allah sizi annelerinizin karnından çıkardığında hiçbir şey bilmiyordunuz. Ama size dinleme ve ileri görüşlü olma (basiret) özelliği ile gönüller vermişti. Belki görevlerinizi yerine getirirsiniz.” (Nahl 16/78)
Doğduğu andaki tecrübesiz ve dolayısıyla da bilgisiz halini işlemeye başlayan insan, doğumundan ergenliğe kadar ki süreçte çevresini, yeri, göğü, kendisini, öteki insanları, öteki canlıları ve etrafındaki her şeyi, yani soyut-somut muhatap olduğu bütün yaratılmış ayetleri gözlemleyerek, okuyarak, inceleyerek ve değerlendirmeye alarak Yüce Allah’ın varlığı hakkında bilgi sahibi olmaya başlar. Her şeyin O’nun yaratmasıyla olduğu hakikatine erişmeye başlar ve böylelikle misal Rûm 27. ayetten edinebileceğimiz “Yaratan ve sahip Olan sadece Allah’tır” yargısını yavaş yavaş zikretmeye başlar. Her insanın, ergenliğe geçiş itibariyle de bu bilgiye dair zerre kadar şüphesi kalmaz.

Can Okcabollu’nun kaleme aldığı bu yazı, Kitap ve Hikmet dergisinde 27. Sayı 7. Yıl Ekim, Kasım, Aralık 2019 tarihinde yayımlanmıştır.

Yazıyı görüntülemek için linke tıklayın: can-okcabollu-kh-27-sayi-degisim