MEMLEKETİMDEN KUR’AN MANZARALARI
Öğle namazı için kampüste mescide gittiğimi gören bir hanım arkadaşım, birkaç saat sonra ikindi namazı için de mescide gittiğimi görünce “Yine mi namaza gidiyorsun? Öğlen gittin ya, yetmez mi?” demesi…
2012 yılında, 21 yaşında bir genç olarak umre ibadetimi yaparken aynı kafilede bir hanım arkadaşımın, cep boy Kur’an mealini sürekli yanında taşıyıp ayetlerin altını çize çize okuduğunu, bazı sayfaları işaretlediğini, hatta sayfa kenarlarındaki boşluklara kişisel notlar aldığını görünce çok şaşırmıştım. Çünkü ilk defa böyle bir şeye şahit oluyordum. Kur’an’da bu şekilde altını çizerek okuyacak kadar önemli ve ilginç ne olabilir ki diye düşündüm. Ardından bu konunun üzerine gitmeye karar verdim. Derhal Türkçe Kur’an bulmalıydım. Medine-i Münevvere’de bulunabilecek her yere baktım ama bir tane bile Türkçe Kur’an meali bulamadım. Belki de benim beceriksizliğimdi bulamamak. Bilemiyorum. İngilizce, Almanca, Fransızca ve Rusça mealler vardı ama Türkçesini bir türlü bulamıyordum. İhmalkarlık olsa diğer dillerin de olmaması gerekir, sorun talep olmamasındadır diye düşündüm. İngilizce meal alıp çat pat okuyup anlamaya çalıştım. Türkiye’ye dönünce de vakit kaybetmeksizin Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır’ın mealini alıp okumaya başladım. İşte benim meal okuma maceram böyle başladı. O gündür bugündür yedi farklı yazarların farklı mealini bitirdim.
Cemil Berçin
Yayımlandığı Yer: Kitap ve Hikmet Dergisi, Ocak-Şubat-Mart 2020, Sayı: 28, s. 98-100
Yazıyı görüntülemek için linke tıklayın: cemil-bercin-kh-28-sayi-memleketimden-kuran-manzaralari