Alameti Farikaları Kaybetmek
Başlık biraz Osmanlıca oldu, farkındayım
Olsun, yazının içinde ne demek istediğimi detaylıca açıklayacağım
Bir iki gün önce yılbaşını kutlamak ile ilgili “Bir Yıl daha Biterken” başlıklı bir yazı kaleme almıştım
Bu yazı için en yakın çevremden bile ummadığım ölçüde tepki aldım
Çok sert hatta ötesi, radikalce bir yazıymış
Yılbaşını ömrü hayatımda sanki hiç mi kutlamamışım
Bir araya gelip güzel vakit geçirmek için yılın bir gününü sebep yapmak dinimizin nesine aykırıymış
Böyle sert ifadelerle insanları sadece dinden soğuturmuşum
Üstelik bu ve benzeri eleştirileri yapanlar da yılbaşını kutlamayan kişilerdi
Açıkçası oldukça şaşırdım
çünkü yazımdaki ifadelerim bana göre hiç de sert değildi
Ne demiştim, anafikri alıntılayayım
“Eften püften şeyler için uydurulmuş günleri hoş görmüyorum
Modernizmin getirdiği her şeyle barışık değilim
Kapitalizmin tüketim çılgınlığına kapılmıyorum
Yılbaşını kutlamıyorum
çünkü ben Müslüman’ım”
Bir iki gündür hiç durmadan düşünüyorum acaba görüşüm mü yanlış, üslubum mu çok sert, çok radikalce diye
ama şuna fark ettim ki hiçbiri değil
Aslında hepimiz haşlanmış kurbağa sendromu yaşıyoruz sadece
Bir yerde okumuştum, hatta belki bilimsel adı falan da vardır, ben bilmiyorum
Şöyle bir durumdan söz edilir
Bir kurbağayı kaynar su dolu bir kabın içine atarsanız, sıcaklığı hissedince bir refleksle sıçrar ve o kaptan çıkarmış
ancak aynı kurbağayı su soğukken kabın içine koyar ve kabı yavaş yavaş ısıtırsanız, kurbağa önce ılık suyun verdiği rehavete kapılır ve kendini koruyacak reflekslerini işletmez, haşlanır gidermiş
Konumuzla bunun ne alakası mı var, açıklayacağım
ama önce başlıktaki Osmanlıca tamlamanın anlamını vereyim
Alameti farika yani farklılıkların alameti
ya da daha anlaşılır şekilde söyleyeyim
“Ayırt edici özellikler”
Şimdi içinde olduğumuz durumu açıklayabilirim sanıyorum
Bir Müslüman’ın belli özellikleri vardır
Mesela yalan söylemez, haramlardan kaçınır, adalete önem verir, gösterişten uzak durur, sade, temiz ve ölçülü olmaya çalışır
Bu saydıklarım artırılabilir
Bunları yapabilmek için de bunların zıddı durumlara düşme riski olan ortamlardan uzak durur
Mesela içkili sofraya oturmaz
Mesela öyle çalgılı çengili eğlencelere pirim vermez
Haksız kazanca sevk edebilecek şeyleri talep etmez
Yine bu saydıklarım artırılabilir
Kısaca Müslüman olanın üzerinde Müslüman olduğunun alameti farikası olur
Ticaretini faize bulaştırmayan bir tüccar gördüğünüz zaman
Tesettürünün hakkını veren bir kadın gördüğünüz zaman
Namazını kaçırmamak için dikkat eden bir genç gördüğünüz zaman, bu alameti farikaları görmüş olursunuz aslında
Bana göre, pagan bir gelenekten gelen ve şu an tüm dünyada haramın dibini bularak kutlanan yılbaşını kutlamaktan uzak durmak da bu alameti farikalardandır
ama nasıl olmuşsa olmuş haşlanan kurbağa gibi reflekslerimizi kaybetmişiz
Kap yavaş yavaş ısıtılmış çünkü
-Kutlama iyi bir şeydir
-Mutluluk dilemekten ne zarar gelir
-Hediyeleşiyoruz canım, bunda ne var
-Ertesi gün tatil ya onu değerlendiriyoruz
-Kafayı takmak için başka şey mi bulamadınız
-Müslüman şunu da yapmaz, bunu da yapmaz desenize
vb vb vb
Sanmayın ki sadece yılbaşı kutlanmaza taktım
Asıl derdim Müslümanların alameti farikalarının sulandırıldığını fark etmem
Faizsiz ticaret yapılabilir diyen kaç tüccar kaldı
Tesettür kavramı suyu çıkmış moda dergilerine düşmedi mi
Namaz desen, Müslüman’ım diyenlerin kaçı doğru düzgün namaz kılıyor
Bu örnekler de artırılabilir
Görüşüm yanlış olabilir mi diye düşündüm
Üslubum çok mu sert, çok mu radikalce gözden geçirdim
Hayır. hiçbiri değil
Cümlelerimin arkasındayım
Aynen tekrarlıyorum
Hatta bir madde daha ekliyorum
Müslüman, alameti farikası olan insandır
Herkese benzemez
Özlem Ata