İpek Yolu
Çin’in dev ”Kuşak Yol” (İpek Yolu) projesi katılımcı ülkeleri borç batağına mı sürüklüyor?
Projenin katılımcı ülkeleri Çin’den aldıkları milyarlarca dolarlık kredilerle projede varlık göstermeye çalışıyorlar. Proje Asya, Afrika ve Avrupa’yı kara yolları, limanlar ve enerji nakil hatları ile birbirine bağlamayı hedefleyen milyarlarca dolarlık dev bir proje. Çin bu girişimde yer alan ülkelerin arasındaki ticaret hacminin 5 trilyon doları ve doğrudan yatırımın ise 60 milyar doları aştığını açıkladı. Çin’den kredi alan ülkelerin bazıları tablonun açıklandığı gibi pembe olmadığı görüşünde.
Malezya projeleri (20 milyar dolar büyüklüğünde) iptal kararı aldı. Pakistan hükümeti projelere temkinli yaklaşmaya başladı (Pakistan’da Çin destekli 200’den fazla proje devam ediyor), Malezya’nın dış borçlarının %80’i Çin’e ve Çin’e yüklü miktarda borcu olan Sri Lanka stratejik limanını Çin’e devretti.
Çin ”sömürgecilik” ve ”toprak gaspı” yolunda hızla ilerliyor olabilir mi? İpek Yolu Fonu alan 8 ülkenin (Pakistan, Cibuti, Maldivler, Moğolistan, Laos, Karadağ, Tacikistan, Kırgızistan) devlet borçlarının sürdürülebilirliği hakkında ciddi endişeler var. Bu proje bir ikram mı yoksa herkes yediğini ödeyecek mi?
Konjonktüre göre dostumuz ve yeni stratejik ortağımız olma yolunda hızla ilerleyen Rusya’nın İdlip’te yaptıkları ortada. Suriye savaşının en kanlı bölümü Türkiye’nin gayretleri olmasaydı başlayacaktı (3.5 milyon nüfusun çoğunluğu çocuk, kadın ve sivillerden oluşuyor). Rusya’nın ipi ile inilen kuyuda boğulunur mu? Rusya’nın ipine sarılan Suriye diye bir devlet kaldı mı? Rusya’nın ipine sarılan İran parasının devalüasyon hızını takip etmek çok zor. İran parası pul oldu diyebiliriz.
Son günlerde sıkça gündeme gelen dünya ticaretinde ülkeler arasında milli paraların kullanılması ya da rezerv para olarak Çin Yuan’ı ya da Rus Ruble’si kullanılması düşünceleri ne kadar gerçekçi (dünya ticaretinde Amerikan Doları’nın kullanımı %81)?
Hemen aklıma Bakara Suresi’nin 177. ayeti : ” İyilik, yüzünüzü doğu ve batı tarafına çevirmeniz değildir.” ve Al-i İmran Suresi’nin 103. ayeti : ” Allah’ın ipine (Kur’ân’a) hep beraber sıkı sarılın, ondan ayrılmayın.” geliyor. Problemlerimizi çözebilmek için ABD’nin ya da Avrupa’nın ya da Rusya’nın ya da Çin’in ipine sarılmak zorunda mıyız? Problemlerimizi çözebilmek için yüzümüzü doğuya ya da batıya çevirmek zorunda mıyız? Problemlerimizin çözümlerini Kur’an’da aramak ve Allah’ın ipine sıkı sarılmak niçin aklımıza gelmiyor?
Ömer Mahmut Kuzanlı