Modern Çağın Bedevîleri

İman etmek iki aşamalıdır

Birincisi inanmak, ikincisi güvenmektir

Teorik olarak her insan bir yaratıcının var olduğuna yani Allah’a inanır

Çok nadir olsa da bir yaratıcının varlığına inanmadığını söyleyenler çıkabilir ama muhtemelen onlar da kendilerine bile yalan söylemektedirler

ancak aynı şeyi iman etmenin ikinci aşaması olan Allah’a güvenmek için söyleyemeyiz

yani Allah’a güvenmek, öyle her insanın harcı değildir

Allah’tan çok Lat’a (otorite), Menat’a (para), Uzza’ya (izzet, şeref) güvenebilir insanoğlu

Bu yüzden Allah’ın emir ve yasaklarıyla otoritesinin emir ve yasakları çatışırsa otoritesini önceleyebilir

Para konusunda kendi menfaatini Allah’ın isteklerinin önüne alabilir

Aciz bir kul olduğunu ve izzetin yalnızca Allah’ın yanında olduğunu unutup adeta kendini bir şey sanma büyüsüne kapılabilir

Allah-u Teala,  insanın Allah’a inanıp da güvenme sorunu yaşamasına Hucurat suresinin 14. ayetinde bedevîler üzerinden dikkat çeker

Şöyle buyurur Rabbimiz:

Bedevîler (çöl Arapları): “İnandık” dediler. De ki “Henüz inanıp güvenmediniz. Ama siz ‘Teslim olduk’ deyin.” Çünkü inancınız henüz kalbinize yerleşmedi. Eğer Allah’a ve elçisine içten boyun eğerseniz işlerinizin değeri azalmaz. Çünkü Allah bağışlar, ikramı boldur.  (Hucurat 49/14)

“Teslim olduk” diye anlam verilen kelimenin tam karşılığı “İslam olduk”tur.

Bu kelime “Allah’a teslim olduk” anlamına gelebileceği gibi “barış ortamına girdik” anlamına da gelebilir

Ayette sözü edilen Bedevîler, İslam’ın üstünlüğünü ve güzelliğini anlamış ve bu yüzden Müslümanlara teslim olmuşlar ama henüz gereği gibi inanmamışlardır

Bir sonraki ayette ise şöyle buyurulur:

İnanıp güvenenler (müminler) sadece şunlardır: Allah’a ve elçisine güvenen, sonra güveninde şüpheye düşmeyen, Allah yolunda mallarıyla, canlarıyla mücadele (cihad) edenler. Özü sözü doğru olanlar işte bunlardır. (Hucurat 49/15)

Bu ayetler dikkatli okununca inanmakla güvenmenin iki ayrı aşama olduğu çok net anlaşılır

Peki şimdi bu ayetlerden bizim payımıza düşen ne, bir soralım hepimiz kendimize

Allah’a inanıyor muyuz

Allah’a güveniyor muyuz

Yoksa Allah’a inanma aşamasında takılıp kaldık mı

Güce-otoriteye, paraya-mala-mülke, izzet-şeref peşinde koşmaya Allah’ın emir ve yasaklarına uymaktan daha fazla mı değer veriyoruz

Allah’a güveniyoruz güvenmesine de zaman zaman bu güvenimizde şüpheye mi düşüyoruz

Yeri geldiğinde Allah yolunda malımızla, canımızla mücadele edebiliyor muyuz

Ayette söz edilen sadıklardan yani özü sözü doğru olanlardan olabilecek miyiz

Soralım kendimize

Soralım ki modern çağın bedevîleri olmaktan kurtulalım

 

Özlem ATA